Savcılık soruşturması güvenlik soruşturmasını etkiler mi?

En son şu tarihte güncellendi: 18 Ekim 2020

Eğer savcılık hakkınızda soruşturma yürütüyorsa bu saatten sonra artık ‘şüphelisiniz‘ demektir. Şüpheli ile ‘sanık’ olmak ve de “suçlu” olmak farklı bir şeydir sevgili okurlar.

İnsanlar bu üçü arasındaki farkı genelde karıştırırlar. Bilmezler.

İnsanlar kümesi şöyle bir kenarda dursun ‘hukukçu‘ denilen bazı yaratıklar bile bu üçü arasındaki farkı pek bilmezler. Karıştırırlar.

Gazetelerde, televizyonlarda bir kişi hakkında ‘iddialar’ ortaya atılır. Mesela x kişisi çocuk tecavüzcüsüdür. 14 yaşında birisine cinsel saldırıda bulunduğu ‘iddia‘ edilmiştir.

Bu kişi hakkındaki ‘iddia‘ velev ki basında yer bulursa o kişinin itibarına, kariyerine, çoğu arkadaşlık ilişkilerinize elveda diyebiliriz.

O saatten sonra ‘iddia‘ artık gerçeğin yerini almıştır. Gerçeğin tahtını işgal etmiştir. Hakikatin ta kendisi olmuştur…

O saatten sonra sayın ‘şüpheli‘ hayatındaki tüm başarısızlıkların suçlusu olarak şüpheliyi gören basiretsiz, ahlaksız ve son derece öfkeli bir kalabalık daha doğrusu ‘yığın/sürü‘ tarafından linç edilir.

İnsanoğlu başkalarına bağımlı bir yaratıktır. O başkaları cahil ve hukuktan anlamıyorlar bile olsa onların ne gördükleri hakikatin ta kendisinden çok daha değerlidir. Cahil yığınların duyguları uzman mahkeme yargıçlarının objektif değerlendirmelerinden ve vicdani kanaatlerinden daha değerlidir sıradan insanların gözünde.
———————————–

Bu yukarıdaki zaafiyetimizden ötürü ülkemize gelişmiş değil de gelişmekte olan ülke demektedirler sevgili okurlar.

Bir topluluk ne zaman ki şüphelilik ile suçluluk arasındaki farkı belli bir derece idrak edebilirse o topluluğa gelişmiş topluluk diyebiliriz.

Basın, hakikati belirleyen değil de yansıtan rolünü üstlendiği vakit gelişmiş bir toplum olmuşuz demektir. İnsanlar yargısız infaz yapmayı bırakıp hukuku tesis etmek ve birilerini linç etmek için iddiaların mahkemece onaylanmasını beklemek gerektiğini öğrenene kadar geri kalmış ilkel bir topluluk olarak anılacağız…

———————————

Bu yukarıdaki hususlara değindim çünkü savcılık soruşturmasının güvenlik soruşturmasını etkilemesi hususları ile yakından ilgiliydi.

Savcılığın hakkınızda başlattığı tahkikat sizin hayatınızı bitirmemeli değerli okurlar.

Sizin memuriyetinize mani olmamalı.

Güvenlik soruşturmanızı olumsuz sonuçlandırmamalı.

Eğer böyle olursa ‘yargısız infaza uğramış ve masumiyet karineniz ihlal edilmiş‘ sayılır. Mahkeme tarafından suçlu ilan edilmeden evvel cezalandırılmış olursunuz. Daha henüz suçlu bile ilan edilmeden birileri tarafından cezalandırırılılmış olursunuz.

————————————-

Linç kötü bir şeydir. Hele ki sosyal medya linci daha kötüdür. Bu konuda değerli yazar Yusuf Eraslan’ın sosyal medya linci
ile ilgili şu makalesine göz atmanızı öneririm.

İnsanın psikolojisini bozan ve motivasyonunu sekteye uğratan bir şeydir linç.

Sosyal medya linci ile savcılık soruşturmasının güvenlik soruşturmasını etkilemesi arasında fark yok gibidir. Çünkü sırf bir iddia uğruna iş imkanlarınızın yarısından fazlasının yüzünüze kapanması da bir tür linçtir.

Henüz hakkınızda bir hüküm dahi tesis edilmeden böyle bir muameleye maruz kalmak sosyal medya kullanıcıları veyahut başka bir topluluk tarafından derhal suçlu ilan edilmek katiyen hukuka aykıdır.

Bir hukukçu olarak ifade etmem gerekir ki “basına mal olmamış ve ünlü olmayan bir kimseyi sosyal medya önünde hukuka aykırı bir fiil işlediğinden bahisle ifşa etme suçu” diye bir suç olmalı ve de cezası öyle az buz olmamalı.

Yine henüz suçlu ilan edilmemiş bir kişi hakkında “suçluymuş” gibi ifadeler kullanmak da hakaretin veya iftiranın basit halinden daha ağır bir suç olmalı.

—————————————–

Bu toplumda suçlu gibi gözükmemeye çalışın değerli okurlar. Bakın ‘gözükmemeye‘ diyorum. ‘Olmayı‘ geçtim gözükmemekten bahsediyorum. Çünkü bu coğrafyada gerçeklerin ve hakikatarın yerini suni ve yaratılmış gerçeklikler almaktadır.

İlkel toplumlarda gerçeğin kendisinden daha önemli varsayılan bir şey var ise o da imajdır, görüntüdür. Ambalaj içerikten daha önemlidir yani. Olası bir şüphe halinde yakınınız veya en yakınınız harici kimseler sizin gerçekten suçlu olup olmadığınızı irdelemez ve kafasında derhal suçlu olarak damgalar.

Bu bakış açılarının düzelmesi ve gerçeklere daha uygun hale gelmesi dileklerim ile yazımı sonlandırıyorum.

Güvenlik soruşturmanızın savcılık tahkikatı ile olumsuz sonuçlandırılmaması lazımdır. Ancak gerçekte, pratik hayatta bu maalesef ki mümkün olmaktadır. O sebeple ‘şüpheli‘ olarak görünmemeye çalışın ve ot gibi yaşayın.

Saygılarımla
Av Mehmet Görünmez

Güvenlik Soruşturması Olumsuz Gelenlerle İlgili Emsal Kararlar Ve Dokümanlar

5 thoughts on “Savcılık soruşturması güvenlik soruşturmasını etkiler mi?”

  1. Maalesef şüpheli olarak ifade vermek bile güvenlik soruşturmasını olumsuz sonuçlandırmaya yetiyor canım ülkemizde. İstihbari bilgi dedikleri ve hiçbir somut delil olmayan durumlarda bir polisin çıkarım yaparak hakkınızda 5 yıl önce kayıtlara süştüğü bir not bile olumsuz sonuçlanmasına yetiyor. Canım ülkem , ülkemin insanları çok güzel, seviyorum ama keşke adalet! de olsa.

  2. Geri bildirim: Güvenlik soruşturması neden olumsuz gelir | Av Mehmet Görünmez

  3. Geri bildirim: Uzman Çavuş Güvenlik Soruşturması Anayasa Kararı İle İptal Mi Edildi? | Av Mehmet Görünmez

  4. Hakkımda devam eden savcılık soruşturmasından çıkarılıp çıkarılmadığımı nasıl öğrenirim ? Çıkarılmam için savcılığa dilekçe verebilir miyim ?m

Av Mehmet Görünmez için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top